Değirmenci Dergisi Sayı: 120 Eylül-Ekim 2020
51 KAPAK DOSYASI EYLÜL-EKİM 2020 İklim değişikliği ve nüfus artışının dam- gasını vurduğu bu çağda baklagiller ‘ge- leceğin gıdası’ olarak öne çıkıyor. Bakli- yata olan ilgi dünya genelinde büyük bir hızla artıyor. Bu ilginin sebebi, bu ürün- lerin sağladığı çok yönlü faydalar. Besle- yicilik konusunda, yağ oranlarının düşük olması ve yüksek kaliteli proteini makul fiyatla sağlamaları öne çıkıyor. Pande- mi sürecinde bakliyat talebinin arttığına dikkat çeken uzmanlar, dünya genelinde baklagil tüketiminin en az %10 artmasını bekliyor. Dünya Bakliyat Piyasası Bakliyat ürünleri, baklagil ailesindeki bitkilerin yenilenebilir tohumlarıdır. Kabuk içerisinde gelişen baklagillerin fasulye, mer- cimek, nohut ve bezelye gibi çok çeşitli türleri vardır. Besleyici ve protein bakımından zengin olmalarından dolayı baklagillerin açlık, yetersiz beslenme ve obezite gibi sorunlarla mücadeleye katkı sağlayabileceği öngörülmektedir. Bakliyat ürünlerini elde etmek için daha az kimyevi gübre ve su gerektiğinden, 2050 yılında 10 milyara dayanması beklenen dünya nüfusunu besle- mek için gereken sürdürülebilir gıda sistemleri için hayati öneme sahiptirler. Bakliyat üretiminin, gelişmekte olan ülkelerde küçük çiftçilerin geçinmesine katkıda sağlaması da aynı ölçüde önemli- dir. Bu açıdan da bakliyat ürünleri fakirliğin önlenmesi ve açlığın sıfıra indirilmesi gibi Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’nin karşı- lanması adına önemli bir araç teşkil etmektedir. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü rakamlarına göre; 1998-2018 yılları arasında baklagil üretimi %63’lük artışla 36 milyon tona yükseldi. Bakliyata olan ilgi dünya genelinde bü- yük bir hızla artıyor. İnsanlar sağlıklı beslenme, çevrecilik ya da hayvanseverlik adına protein kaynaklarını değiştirme eğilimin- de. Müreffeh ülkelerde vegan ya da fleksitaryenliği tercih eden insanların sayısı artıyor. Bunun yanında, baklagillerden elde edilen yapay etler de giderek daha popüler hale geliyor. Bir- çok şirket bu yenilikçi eti üretmeye yöneliyor. Uzmanlar, bitkisel bazlı proteinlerin beslenmemizde daha büyük bir yer tutacağını belirtiyor. Çünkü bu besinler hem daha kolay sindiriliyor, uzun raf ömrüne sahipler, trans yağ içermiyorlar ve aynı zamanda maliyetleri de düşük.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy NTMxMzIx