Değirmenci Dergisi Sayı:125 Temmuz-Ağustos 2021
68 KAPAK DOSYASI TEMMUZ - AĞUSTOS 2021 Korona salgını bize sağlık sektörünün, eğitimin en çok da tarımın ne kadar değerli olduğunu hatırlatmış oldu. 21. yüzyılda maskelerin, güçlü ekonomiye sahip ülkele- rin bile sağlık malzemelerinin yetersiz olduğuna ve hatta diğer ülkelere destek amaçlı giden sağlık malzemelerine bile el koyulduğuna şahitlik ettik. Pandemi, bütün sek- törlerin ekonomisinin hızını kesti, bazılarını durdurdu, bazılarını da geriletti. Global bir karantinaya girdik. Ta- rih sanki ‘korona öncesi’ ve ‘korona sonrası’ olarak ikiye ayrıldı. Yaptığımız tüm analizlerin, yıl boyu planlamaların oluşturulan hedeflerin, beklentilerin anlamını yitirdiğini gördük. Aynı zamanda uzun vadede öngörü yapabilme ve stratejik hareket etme yeteneğimizi de yitirdik. Ülke- lerin, sektörlerin durması ve hatta gerilemesi sürecinde doğal olarak en öncelikli hedefleri nüfuslarının temel gıda (un, makarna, buğday vs.) ihtiyaçlarının karşılanması oldu. Dolayısıyla en önemli sektörlerinden birini de ta- rım sektörü oluşturdu. Pandemi sürecinde ülkemiz ciddi önlemler aldı ve almaya devam ediyor. Özellikle temel ihtiyaç maddeleri tedariğinde dışa bağımlı ülkelerde, gıda ürünlerine veya diğer ürünlere erişim sıkıntısı görül- dü. Böylelikle ürünlerin arz-talep dengesindeki bozulma, kısa dönemde fiyatların artmasına sebep oldu. Bu fiyat artışı ve yaşanan olumsuzluklar tarımsal üretimin önemini ön plana çıkardı. Pandemi nedeniyle artan işsizlik, büyüme sıkıntısı, yük- sek enflasyon sıkıntısı, faiz artışları ve dalgalanan döviz kuru, düşen ihracat rakamları, gerileyen turizm sektörü ve buna benzer birçok sıkıntıların bize bundan sonra hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını da göstermektedir. Önemli olan krizdeki hasarı görüp, krizden sonra nasıl bir ekonominin bizi beklediğini öngörebilmektir. Çünkü eko- nomi, yaşamın içindedir, hatta yaşamın tam da kendisidir. Salgın bittikten sonra tahmin ediyorum ki Çin’deki üre- tim, Endonezya, Malezya ve Türkiye başta olmak üzere başka ülkelere kayacaktır. Bu durumda bizler, bu fırsatı iyi değerlendirerek yeni sektörlere yatırım yapıp üretim kapasitemizi de arttırmalıyız ki ülkemize daha çok katma değer sağlayabilelim. Örneğin İMF, açıkladığı son raporda, bu yıl için küre- sel büyüme tahminini yüzde 5,5’ten yüzde 6’ya çıkardı. Dünya ekonomisinin geçen yıl yüzde 3,3 daraldığı kay- dedilen raporda, küresel ekonomik büyüme tahmininin bu yıl için yüzde 5,5’ten yüzde 6’ya çıkarken, 2022 yılı “Dünyanın farklı bölgelerinde iklim değişikliği tahıl alanları üzerinde etkili olsa da Ulus- lararası Hububat Konseyi’nin son raporuna göre dünya buğday üretiminde sıkıntı ya- şanmayacağı tahmin ediliyor. Buğday üretiminin 774 milyon tondan 790 milyon tona çıkacağı öngörülüyor. Üretimde bir sıkıntı görünmese de buğdaya yönelik yoğun talep sebebiyle piyasada fiyat baskısı oluşacak gibi görünüyor.” Değişen iklimler ve buğday Ayten Çandar Işık Yönetim Kurulu Üyesi Çandaroğulları DeryaUn ve Yem Sanayii
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy NTMxMzIx