Değirmenci Dergisi Sayı:133 Kasım - Aralık 2022

86 RÖPORTAJ KASIM-ARALIK 2022 madığı için bu durumdan mükemmel bir şekilde yararlana- bilir. Dolayısıyla, tahıl koridoru anlaşmasının uzatılmasının, Türk ununun Rus unuyla değiştirilmesini tetikleyebileceği- ni düşünüyorum. Şu anda Rus un değirmenleri kapasitelerinin sadece yüzde 50’sini kullanıyor. Rus değirmenciler kapasitelerini yüzde 80’e çıkardıklarında, dünya pazarlarına gönder- mek için fazladan 7 milyon ton un üretebilirler. Rus ununu dünya pazarlarına ulaştırmak için daha iyi ekonomik ko- şullara ve daha iyi lojistik tedarik zincirlerine ihtiyacımız var. Hepsi bu. ‘ TAHIL ÜRÜNLERİ İHRACATINI ÇEŞİTLENDİRECEĞİZ’ İleriye dönük bakacak olursak, sizce Rusya-Ukrayna çatışmasının buğday piyasalarına ne gibi etkileri ola- cak? Zaten çatışmadan önce COVID-19 salgını, tahıl tedarik zincirlerinde önemli aksamalara neden olmuştu. Askerî harekatın başladığı 24 Şubat’tan önce bile buğday fiyatları zirvedeydi ve dünya piyasalarında ton başına buğday fiya- tı 450 dolara kadar ulaşmıştı. Ama şimdi, bu askerî operas- yon dolayısıyla yaşanan komplikasyonların ortasında bile buğday fiyatları 100 dolar kadar geriledi. Böylesine aşırı ısınmış bir piyasanın sonuçlarını anlamak zorundayız. Çünkü piyasa arz-talep oranına göre değil, stok-kullanım oranına göre şekillenir. Stok-kullanım ora- nında ciddi bir sorun yoksa dünyada bir sorun yaşanma- yacağını bilirsiniz. Bu zor zamanlara ayak uyduracak ve hayatta kalacağız. Hububat ihracatımızı, hazır tahıl türevlerini de dahil ede- rek genişleteceğiz. Bunu yapabilmek için kapasitelerimi- zi güçlendiriyoruz ve bu trendin, içinde bulunduğumuz sezon içinde görünür olacağına şaşıracaksınız. Örneğin, hayvan yemi stoklarımızı kesinlikle artıracağız. Rusya’nın baklagillerden yapay et üretimi için fabrikalar kurulması için siparişler verdiğini de çok az insan biliyor. KUZEY-GÜNEY KORİDORU İÇİN ALTYAPI ÇALIŞMALARI SÜRÜYOR Rusya, tahıl ihracatı için yeni ihracat koridorları oluş- turmayı planlıyor. Bu noktada Basra Körfezi’ne uzanan Kuzey-Güney koridoru ön plana çıkıyor. Bu alternatif koridor hakkında bilgi verir misiniz? Kuzey-Güney koridoru, Rusya için stratejik olarak önem- li. Rusya, tarım ürünlerinin arzını, Basra Körfezi’ne genişlet- meyi hedefliyor. Burası, Rusya tahıl ihracatı açısından çok önemli bir bölge. Ürünlerimizi dünya ülkelerine ulaştırmak için Azerbaycan’ın transit imkanlarını ve Bender Abbas da- hil İran limanlarını kullanmayı düşünüyoruz. Bu konu ilgi alanımızda ve bu rota, gıda ürünlerimizin ihracat potan- siyelini artırmaya yardımcı olacaktır. Şu anda bu rota için ilgili altyapı çalışmaları zaten İran topraklarında yapılıyor. Rus yatırımcılar, yük aktarımı için bir terminal ve merkez inşa ettiler. Bütün bunlar, Rus tahılının Azerbaycan ve İran topraklarından geçişini garanti altına alacak. Bir diğer sorum ise tahıl ihracat vergisiyle ilgili. Bu vergi, Rusya’nın tahıl ihracatını nasıl etkiledi? Sizce bu vergi ne zaman yürürlükten kalkar? Biz dernek olarak bu tür önlemlere kategorik olarak karşıyız. Rusya federal bütçesinde, alınan bu vergilerle şimdiden 3 milyar dolar birikmiş durumda. Bunların hepsi çiftçilerin, üreticilerin ceplerinden ödendi. Bu oldukça bü- yük bir para ve çiftçilerin gelirlerinde kayıp anlamına ge- liyor. Hükümeti bu konuda düzenli olarak uyarıyoruz. Bir ay önce Rusya Devlet Başkanı Putin’e bir dosya sunduk. Bu sezon içinde hükümetin vergiyi kaldırmayı gündemine alacağını düşünüyorum. ÇİN BUĞDAY PAZARINA HAKİM OLMAK İSTİYORUZ Geçtiğimiz şubat ayında Çin yönetimi, Rus buğdayı it- halatı üzerindeki kısıtlamaları kaldırdı ve Rusya’nın tüm bölgelerinden buğday ithalatı yapılmasına izin verdi. Rusya’nın Çin’e buğday ihracatı nasıl seyrediyor? Rus- ya’nın Çin pazarına ilişkin hedefleri neler? Hedefimiz uzun vadede Çin buğday pazarına hakim ol- mak. Ancak bu noktada Çin hükümetinin bir prensip ka- rarı almasına ihtiyaç var. Fakat ortada böyle bir karar yok. Bundan dolayı sadece sınır bölgelerine küçük miktarlarda tedarik yapıyoruz. Sibirya tahılı, Çin-Rusya sınırına komşu konumunda. Çin, Rus buğdayı konusunda ciddi bir karar verirse, bu durum, Sibirya bölgesinde buğday üretim ka- pasitesini artırmak için çok kuvvetli bir itici güç olacaktır. Şu anda Sibirya’da yılda 17-18 milyon ton tahıl üretiyoruz. Ancak bu üretimi kolayca ikiye katlayabiliriz. Paylaşmak istediğiniz başka bir husus var mı? Rekabet, herhangi bir gelişmenin, - özellikle de çeşitlen- dirilmiş bir tahıl piyasasının, en iyi ve uygun itici gücüdür. Bu durumu anlamak, dünyayı rekabet kalıplarına maksi- mum odaklanmaya yönlendirmelidir. Ancak şu anda tüm eğilimler, belirli tedarik zinciri kanallarının korumacılık ve tekelciliğinden yana. Bu durum ise tam aksine rekabet modellerinde ayarsızlıklara yol açıyor ve rekabetin teke- rine çomak sokuyor. Dünya, rekabetin oldukça güçlü bir itici faktör olduğunu kabul ettiğinde, o çomağı tekerlekten çıkaracak ve daha iyi yollarda ilerleyeceğiz.

RkJQdWJsaXNoZXIy NTMxMzIx